Samsun İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Örenyerleri

 

Örenyerleri

Dündartepe (Öksürüktepe) Ören Yeri: Samsun merkez ilçenin 3 km güneydoğusunda bulunan 15 m yüksekliğindeki höyükte Kalkolitik, Eski Tunç ve Hitit çağlarına ilişkin üç kültür katı vardır. Höyüğün tepesindeki en son yerleşme Eski Tunç Çağı’na aittir. Höyüğün eteklerinde Hitit yerleşmesine rastlanmıştır. 1. kültür katında Kalkolitik döneme tarihlenen yapı kalıntıları, el yapımı seramik parçaları, pişmiş toprak ağırlıklar, çakmaktaşı bıçak vs. bulunmuştur. Höyüğün tepesinde ve eteklerindeki 2. kültür katı Eski Tunç Çağı’na tarihlenmektedir. Yangınla sona eren bu katta dörtgen planlı ev ve ocak, koyu gri renkli, içi kırmızı ya da kahverengi kaplar, kemik eşyalar, pişmiş toprak ağırşaklar bulunmuştur. Höyüğün tepesi dışında eteklerinde Hitit dönemine tarihlenen 3. kültür katında üç yapı katı saptanmıştır. Birinci yapı katında taş temelli kerpiçten evler (M.Ö. 1500-1200), ikinci yapı katında taş temel kalıntıları (M.Ö.1500), üçüncü yapı katında çoğu boya astarlı, çarkta yapılmış ve iyi fırınlanmış seramik buluntuları, pişmiş toprak mühürler, hayvan heykelcikleri, kemik iğneler (M.Ö.1500’den önce) ele geçirilmiştir.

Dundartepe Archaeological Site: The site is 3 km away from the Ilkadim district. There are 3 different culture layers that are from Chalcolithic, Early Bronze and Hittite periods.

 

Tekkeköy Ören Yeri: Dündartepe’nin 14 km güneydoğusunda Tekkeköy ilçesi sınırları içinde yer almaktadır. 1940’ta yapılan arkeolojik kazı çalışmaları sonucunda Hitit ve Eski Tunç Çağı dönemlerine ait buluntular ele geçmiştir. Buluntular arasında çark yapımı, devetüyü, kırmızı renkli seramikler çoğunluktadır. Eski Tunç Çağı katında ise çok sayıda gömüt, el yapımı seramik buluntular, siyah zemin üzerine beyaz boyayla yapılmış geometrik desenlerle süslü, dişli, yivli, çizgi bezekli kaplar, kabartma insan yüzlü vazolar (antropomorf) gün ışığına çıkarılmıştır.

 

Tekkekoy Site: As a result of the archaeological excavations carried out in 1940, remains belonging to the Hittite and Early Bronze periods were found in the region. It is 14 km away from Tekkekoy district. There are a number of caves and facilities and a museum exhibiting the imitations of the remains found in the area.
Detaylı Bilgi

 

İkiztepe Ören Yeri:

İkiztepe Ören Yeri: Bafra ilçesinin 7 km kuzeybatısında bulunmaktadır. Yüzey araştırmalarında Eski Tunç Çağı ile Erken Hitit dönemi yerleşimleri olduğu anlaşılmıştır. İkiztepe’yi oluşturan yükseltiler dört gruba ayrılmıştır. İkiztepe’nin ilk katı M.Ö. 2000 başlarında yoğun yerleşmeye sahne olmuştur. İkinci katta, Tunç Çağı yapı kalıntıları ve erken Hitit dönemine tarihlenen çok sayıda gömüt bulunmuştur. Tunç yüzük, bilezik, zıpkın, mızrak ucu, metal gereçler, kemik iğne ve bizler ölü armağanı olarak bırakılmıştır. Bu armağanlar çark yapımı seramikler, kırmızı renkli kadehler, gaga ağızlı testiler ve küplerden oluşmaktadır. İkiztepe II’nin Tunç Çağı seramik buluntuları, deniz kabuğu ve bitki katkılı kapları ilgi çekicidir.


Ikiztepe Site: Bafra Ikiztepe Archaeological Excavations, which started in 1974 and ended in 2012, will restart in 2021. This cultural heritage, first discovered by archaeologists excavating near Dundar Tepe in 1944, is located within the borders of Ikiztepe Village, 7 km northeast of Bafra. The study will commence under the chairmanship of Dr. Aslihan Beyazit, member of Istanbul University, with the sponsorship of the Ministry of Culture and Tourism. 15 personnel will work in the excavation, which will start again on August 1st of 2021.
These hills of different sizes, consisting of 2 large and 2 small hills and covering an area of 66 acres with the size of 375x 175, have different cultural layers. 10,728 artifacts including metal, terracotta, bone and stone fragments unearthed in previous excavations are exhibited in Samsun Archeology Museum and Bafra Museum. The region, where traces of the Late Chalcolithic period of the Early Bronze Age before the Hittite are sought after, has archaeological and cultural value in many respects. The fact that the people living in the region know mining and textile much better than other people living in the same period is an important feature that distinguishes Ikiztepe from other excavation sites. Again, the mass graveyard with 690 skeletons found in the excavation area is one of the largest compared to its counterparts in Anatolia.

Detaylı Bilgi

Bafra Asarkale ve Kaya Mezarları

WhatsApp Image 2018-11-02 at 09.07.13.jpeg


Kaledoruğu Höyüğü: Kavak ilçesinde bulunan höyükte, Eski Tunç Çağı buluntuları 1940-1942 yıllarında yapılan kazılar sonucu gün ışığına çıkarılmıştır. Gömütle ölülerin düzeltilmiş toprak üstüne hoker (cenin) pozisyonunda yatırıldığı dikkati çekmektedir. Ölü armağanları arasında el yapımı siyah, kırmızı, kahverengi, yivli (kazıma çizgili) kaplar, yassı balta, hançer, kemik biz ve ağırşaklar bulunmuştur.

 

Kaledorugu Mound: It is in the Kavak district. Late Bronze Age remains were found in excavations that happened from 1940 to 1942.

 

Lerdüge Tümülüsleri: Havza ilçesinin 21 km doğusunda Lerdüge döneminde beş tümülüs saptanmıştır. 1946 yılında başlatılan çalışmalarda çıkan buluntular Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesindedir. 4 numaralı tümülüsün buluntularından ve mimari tekniğinden M.Ö. 100-M.S. 200 arasında kullanıldığı anlaşılmaktadır. Demir kenetlerle bağlanmış taş kapaktan oluşan girişten, tonoz örtülü dromosa (geçit) ve küçük bir kapıdan gömüt odasına girilmektedir. Kesme taştan tonoz örtülü gömüt odasının duvarları insan ve hayvan betimleri ile süslenmiştir. Betimler, bitkisel ve geometrik motiflerle çevrilidir. Altın süs gereçleri, tunç kandiller ve çeşitli büyüklükte şişeler tümülüste bulunan eşyalardır.

 

Lerduge Tumulus: There are 5 tumuluses found in Lerduge period in Havza district. Remains found in excavations that started in 1946 are in Ankara Anatolian Civilisations Museum.





Vezirköprü (Oymaağaç) Ören Yeri:

Vezirköprü (Oymaağaç) Ören Yeri:

Roma döneminde Andrapa/Neoclaudipolis, Bizanslılar zamanında ise Fezimon/Teokliopolis isimleriyle anılan Vezirköprü ilçesi, en eski ticaret yollarından biri olan Asur-Kültepe-Hattuşaş-Merzifon-Havza-Vezirköprü-Nerik-İkiztepe ile Vezirköprü-Durağan-Boyabat-Taşköprü (Pompeipolis) güzergahları üzerindedir. Bir zamanlar sahip olduğu ticari ve tarihi canlılığın izlerini saat kulesi, arasta, cami, hamam, kaya mezarları, ören yerleri vb. mekanlarla taşıyan Vezirköprü’nün geçmişini en iyi yansıtan tarihsel bellek kuşkusuz Oymaağaç Köyündeki Nerik Kutsal Alanı’dır. 2005 yılında yüzey araştırmaları ile çalışmaların başladığı bölgede halen kazı ve araştırma faaliyetleri devam etmektedir.

‘Nerik’in hava tanrısı dokuz dağlardan gel, Marassantiya nehrinden gel ve senin çok sevdiğin Nerik çeşmesinden çık’ yazısının yer aldığı tablette adı geçen Nerik Antik Kenti, Hititlerin dinsel merkezlerinden biriydi. İlluyanka efsanesinde ismi geçen ve Hitit kavmi açısından çok önemli olan Purulliyaş Şenliği’nin düzenlendiği ören yerinde Fırtına Tanrısı Teşup adına kurulmuş bir tapınak bulunuyor. Hattuşaş, Arinna ve Ziplanda’yla birlikte Hitit devlet yapısında vergi ödemeyen dört kentten biri olan Nerik’te ortaya çıkarılan tabletlerdeki bilgilere göre, Hitit kralları şehre gelerek fırtına tanrısı adına törenler düzenler ve adaklar adarlardı. Kızılırmak’ın bereket saçtığı topraklara kurulan kent, Asur’dan yola çıkıp Anadolu’yu geçen ve Karadeniz’e ulaşan eski ticaret kervanlarının durak noktalarından biriydi. III. Hattuşili ile II. Ramses arasında imzalanan dünyanın ilk barış antlaşmasında (Kadeş), Arinna Kenti’ndeki güneş tanrısı, Nerik Kenti’ndeki gök tanrısı ve Şamuha Kenti’ndeki İştar’ın gözdesi ibaresi görülmektedir. Kral III. Hattuşili’nin Kraliçe Puduhepa’dan olan oğlu Nerikkaili, isminden anlaşılacağı üzere kutsal Nerik Kenti’nde doğmuştur. 2005 yılından bu yana arkeolojik kazıların devam ettiği ören yerinde surlar, sur kapısı, mabet temel duvarları, kuyu, tünel, çivi yazılı toprak tabletler, Fırtına Tanrısı Teşup’un sembolü olan boğa figürlü kaplar, mühürler, obsidyen bıçak vb. kalıntılar bulunmuştur. Söz konusu eserleri yenilenen Samsun Arkeoloji Müzesinde görebileceksiniz.

(Kaynak :Bafra Belediyesi yayınları Nerik- İkiztepe kültür yolu)

Vezirkopru Oymaagac excavations, which started as a surface research in 2005 and was then converted to excavations in 2007, under the chairmanship of German-born Turkish citizen Prof. Dr. Rainer resumed this year (2021) again. Besides Prof. Chizhon, the head of the Usak University Archeology Department, Dr. Mehmet Ali Yilmaz from the same university, Dr. Emrullah Kalkan from Hitit University, and a team of about 20 experts will work including Bayhan Mert Erol, the representative of the Ministry of Culture and Tourism.
It is known that Oymaagac, which carries traces of at least 6000 years of history, was the holy city of the Hittites, "Nerik". Traces of the Chalcolithic period and the Iron Age have been found in this region, where hundreds of precious artifacts such as the underground staircase, the sacred fountain and cuneiform tablets in the excavations carried out to date.
These excavations, which continue with the permission of the Ministry of Culture and Tourism and the financial support of the Turkish Historical Society, are of great importance not only for our province or our country, but also for the cultural heritage of humanity, together with the Bafra Ikiztepe excavation. Visitors who want to go to the excavation area can visit the area and excavation activities by making an appointment through our Directorate in advance.